Siyasette koltuğa yapışıp kalanlar…
Mustafa TUNÇ
Nazilli’de beş yıl kaldım, iki yerel gazetem vardı. Nazilli’nin siyaset nabzını iyi bilirim. Milas’la hiçbir farkı yok. Hangi esnaf dükkanına girsen ticaret değil siyaset konuşurlar. Yönetim düşürürler, yönetim kurarlar.
Burası ile tek bir farkları var, yapamayan oda başkanı çekilmesini bilirdi, yapacak olanı desteklerdi, çalışmayan belediye başkanını ikinci dönem seçmezlerdi.
Sivil Toplum Kuruluşları ilçenin ve ilçe halkının yararına olan hizmetler için tek bir yere yumruk vururlardı. Birisi oraya diğeri şuraya çekmezdi. Bu nedenledir Nazilli’nin gerek tarımda gerek sanayide gelişmesi. Milas’la arasındaki fark bu…
Milas’ta gerek sivil toplum kuruluşları gerekse belediye başkanları bir defa seçilip o koltuğa oturdular mı tapuda girinceye kadar bırakmamakta kararlı oluyorlar.
Milas’a şenlik üç oda başkanı var seçim zamanında şeytana bile pabucunu ters giydirirler. Bunların seçimleri art arda geliyor. Seçim zamanı üçü birleşip başkanlığı kimseye kaptırmazlar aday da çıkarmazlar. Sen, ben, bizim oğlan misali çat pat hallederler.
Kendi fikrinden olmayan oda başkanlarını dışlarlar. Nitekim Ziraat Odası Başkanı Atıcı, zor da olsa devrildi. Yerine genç, dinamik, adam gibi adam bir başkan geldi, Kahraman Akar. Kongre gününden hariç Ziraat Odası Başkanı Kahraman Akar’a hayırlı olsun ziyaretine gitmediler. Çünkü kendi siyasi görüşlerinden değildi. Aynı olayı Bakkallar ve Bayiler Odası Başkanı Özay Sabancı'ya yapmışlardı. Gerçi Özay ile aynı fikirden olmalarına rağmen dışlamışlardı.
Ziraat Odası Başkanı Sayın Kahraman Akar ise kendisini ziyarete gelmeyen o da başkanlarını tek tek ziyaret ederek ders çıkarmalarını sağlamıştır.
Bizim buradaki oda başkanlarının biri hariç diğerleri Belediye Başkanı Sayın Tokat'ın sözünden çıkmazlar. Seçiminde bile desteklerini esirgemezler. Ama iktidar partisi, adayına da bir parmak bal çalmayı ihmal etmezler. Acaba, Recep Ağa misali iktidar partisi adayı seçilirse dirsek temasını bozmayacaklar, koltuklarına sağlama alacaklar.
Zenginler Kulübü geçen MİTSO Başkanı ve Meclis Başkanı da Belediye Başkanı Tokat'ın sağ koludurlar. MİTSO’nun her seçiminde aday olurlar. Tokat'ta bunları destekler. Adam adama markaj yaparak seçimi alırlar. Bazı yazı turaya kalırlar. Yazı tura onbaşısı gibi yazı tura başkanı olurlar. Meclis Başkanı her zaman olduğu gibi standart kimseye verilmez.
MİTSO Başkanı ve MİTSO Meclis Başkanına şunu sormak isterim:
Sayın Ali Zenger MİTSO Başkanı iken MİTSO binasını yaptırdı. Üstünü MİTSO üyelerine yazlık kışlık Restoran yaptırdı. Seçimi kaybetti bir daha hiçbir seçimde aday olmadı.
Sayın Nazmi Doğru, Zenger’den kalan eksiklikleri tamamladı. Üyelerine büyük destek vererek ithalat ve ihracatın fazlalaşmasını, üyelerin daha fazla üretime yönelerek istihdam sağlaması için çalışıp çaba harcadı.
Sayın MİTSO Başkanı, Sizler neler yaptınız?
Zeytinyağını marka yaptığınızı ifade ediyorsunuz. 18 Mart 2016 yılında KANAL F televizyonuna verdiğiniz demeçte “OSB’yi bitirip Muğla'nın ve Muğla'daki diğer ilçelerin önünü açacağız” diyorsunuz aradan 7 yıl geçti. OSB yine aynı OSB. Bakanlıktan gelen paralar nerelere harcandı?
Ziyaretlerinizi genelde neden Yunan Adaları’na yapıyorsunuz? Bu ziyaretlerinizin amacı nedir? Ziyaretlerinize üyelerinizden kaç iş adamı götürdünüz? Ne gibi anlaşmalar yaptınız? Bu ziyaretleri Milas'a katkısı oldu mu?
Yurt dışı geziler yaptınız... Bu gezilerin Milas'a ve iş adamlarına ne gibi getirisi oldu? Yurt dışı gezilerine iş adamlarını niye götürmüyorsunuz? Yurt dışı fuarlarında firmalara ne gibi destekler verdiniz?
Sayın MİTSO Başkanı bana kalırsa, ekmek elden su gölden gitmediğiniz görmediğiniz yerleri gördünüz. Moskova ziyaretiniz oldu.Bu ziyaretinizin Milaslı iş adamlarına verimli tarafı nedir?
Sayın MİTSO Başkanı, siz bir zamanlar Milas'ta Lions Kulübü mü yoksa Rotary Kulübü’nün mü başkanlığını yaptınız? Bu kulüpler nereye hizmet ediyor? Bağlı olduğu ülke İsrail mi?
Sayın MİTSO Başkanı, “Diğer ortaklarla koordineli çalışıyoruz” diyorsunuz. Milas'ın ve Milas halkının hayrına hangi çalışmaları koordineli yaptınız? Açıklar mısın?
Sayın MİTSO Başkanı, MİTSO'nun yıllık bütçesi ne kadar? Siz ne kadar nerelere harcadınız?
Sayın MİTSO Başkanı, başkanlığa seçildiğiniz günden bu tarafa kimlere ne kadarlık iş verdiniz? Bu işleri verirken seçme mi yapıyorsunuz? Yurt dışı gezileri için MİTSO kasasından ne kadar harcırah aldınız? Ne kadar harcamalar yaptınız?
Biliyorum ki bunları açıklamayacaksınız! Çünkü sıkıntı doğacak. Sessiz kalmayı yeğleyeceksiniz. Verilemeyecek hesabınız yoksa açıklarsın.
Muhalefet partinin Milas'taki oda başkanları kendiniz de biliyorsunuz odalar sivil toplum kuruluşlarıdır halkın odasıdır. Şahsi siyasetiniz beni bağlamaz. Milas için şimdiye kadar aynı yere ne gibi hizmet için vurdunuz? Şehir içini sel götürürken belediye başkanını bu başarısından sonra tebrik mi ettiniz eleştirdiniz mi?
Ne gerek var, altınızda makam araçları ayaklarınız suda çamurda olmaz.Yayla gibi serin klimalı araçlarınız var. Yakıt odadan şoförünüz var. Harcırahlar odadan maaşlarda sıkıntı yok. Böyle Oda Başkanlığı bırakılır mı? İmam evinden dığan, düğün evinden soğan, sigortaları odadan yatıyor. Emeklilik kapıdan bakıyor, kariyer desen saltanat gibi akıyor, adın başkan oldu mu kapalı bütün kapılar kalkıyor…
Aydın'ın Sultanhisar ilçesinin şimdi bir mahallesi olan Atça, Osmanlı Dönemi’nde önemli bir nahiye idi. Burada yaşamış Atça meydanında Karabaş adlı köpeği ile heykeli bulunan Zeybek Atçalı Kel Mehmet Efe vardır. Bakmış ki Çeşme'nin teknesi yok oraya tekne yaptırmış. Çeşme'nin taşına yazdırmış: “Su elin, çeşme elin, tekne Atçalı kelin” diye…
Odalarımızın çeşmesinin teknesi de var tekne su aktıkça doluyor. Gelen giden, kurtlar, kuşlar içiyor. Yeter ki bizden olsun.
Diyeceksiniz ki Süt Birliği’ne niye dokunmuyorsun. Sevgili dostlar Süt Birliği bu tür işler başına geleceğini bildiği için birlikten çıkarıp A.Ş. yaptılar. Birliğin başkanı işi iyi bilir. Sazın nereden vurulacağını iyi bilir. Onlar dışarıya pek bir şey sızdırmazlar. Kol kırılır yen içinde kalır misali…
Ankara seyahatleri hep eğlence dolu geçer. Ankara geceleri hareketli olur. Şirkete bağlı sütçülerimizin de geceleri çok hareketli geçiyor. İnek doğacak, dana hasta, buzağı topallıyor, yağmur yağdı hayvanların damı akıyor, hep böyle hareketli gece yaşarlar eğlenirler.
Neyse Süt Birliği’ne sonra başlayacağız. Ali İhsan Gezgin bana kızmış vaziyette konuşmuyor. Beni küçük ve kısa skeçli eleştirdi diye kızabilir. İnsanların doğasında vardır. Kincilik ve kızmak benim de kaderim bu. İyiliğine yazarım severler, eleştirdin mi söverler, hemen gardlarını alıp tepkilerini gösterirler.
İnsanı eleştirmezsen hatasını bilemez. Bak benden başka Tokat'ı eleştiren olmadı iki yıldır. Bütün arkadaşlar hep şişirdiler. Sayın Tokat her şeyi yaptığını, güzel yaptığını düşünerek hatalarını görememekte.
Sayın Tokat'a soruyorum; Seçimlerden önce Ağrı iline uçakla propagandaya gittiniz. Zat-ı alinizin Ağrı'ya gitmeden iki gün önce iki makam aracınızı Ağrı'ya altı kişi ile gönderdiği iddia ediliyor. Gerçi çöp çıldırtamazsa rüzgâr esmez. Bu konuda tarafıma gelen bilgiler sağlam kaynaklardan. Bu konuyu açıklar mısınız? İki makam aracını Ağrı'ya gönderdi iseniz görev kağıdına ne yazdınız?
Şayet böyle bir durum vuku buldu ise bunun yasalarımızda suç olduğunu hukukçu bir Belediye Başkanı olarak bilmeniz gerekli. Seçim yaklaştıkça Milas'a makyajlar yapılmaya başladı. Haydi hayırlısı. Bakalım başkanlık koltuğuna kim oturacak Milas halkı kimi takdir edecek…