Kimin tavuğuna kış diyelim, kime güvenelim?
Mustafa TUNÇ
Kıymetli saygıdeğer okurlarım, bu hafta kimin tavuğuna kış diyelim diye düşündüm, kimin değil hangilerinin tavuğuna kış deyipte kovalamak istesem hemen soluğu adliyede alıyorlar.
Milas’ta o kadar usulsüz, yasaya aykırı; kimisi yer altı, kimisi yer üstü, kimisi efe, kimisi tefe bir bakıyorsun üç araba ile rentekarcılık yapıyorlar, beş yıl sonra bakıyorsun iş adamı olmuşlar paraya para demiyorlar.
Kimisi yeraltından kazanıyor, kimisi yer üstünden kazanıyor. Helalinden kazananları görüyoruz ne oluyor, ne ölüyor, karnı doyarsa şükrediyor. Helalinden kazanmayıp karadan, siyahtan, sarıdan, kırmızıdan, sütten, peynirden, ottan, çöpten, biriketten, tuğladan, halıdan, yalıdan, şekerden, lokumdan o kadar çok kazanan var ki yazmaya kalksam adliye önüne çadır kurmam gerekir. Bunları kolluk kuvvetleri bilmiyorlar mı? Elbette biliyorlar ama “Alo”dan çekiniyorlar.
Milas’ta FETÖ operasyonunu benim haberim ile dönemin kıymetli savcısı Bilal Bey başlattı. Muğla KOM’a açılım ifadesi verdim. 15 Temmuzdan 45 gün sonra herhangi bir kıpırtı olmadığını görüp sayın Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’ne üst yazı ile haber yaptığım gazeteyi gönderdim. Salı günü başlayan operasyon sonrası 38 kişi gözaltına alındı, 24 tutuklu, 14 kişisi savcılıkça serbest bırakıldı. Bunlar da malum şahıslardı. İşin daha da önemlisi; kişiler gözaltına alınıp kaldıkları 9 gün süre içerisinde neden alındıklarını sorduklarında; “Gazeteci Mustafa TUNÇ’un ihbar ve şikayeti üzerine” diyorlardı. Yani ben afişe ediliyorum gel de güven devletin birimlerine…
Daha sonra bunlar yargılanırken bir de beni tanık yapıp görüntülü beyan istiyorlar. Hem beni ihbarcı haberci olarak ifşa ediyorsun madem niye tanık yapıyorsun? Gel de çöz bu işi, nasıl adalet anlamadım.
Savcılıktan kurtulanlar KYOK kararı alınca yine savcılıkta soluğu alıp hakkımda suç duyurusu yapıyorlar, şantaj tuzağı kuruyorlar ve bu tuzağa el birliği ile düşürüyorlar. Bu tuzağın içinde kimler yok ki; yazsam uzar gider.
Burada anlatmak istediğim; Milas’ta yok yok ne ararsan var ama yazmayacağım pekmez alan bal satsın. Şimdiye kadar yazdım da ne oldu? Hedef hep ben oldum. Uzunyuva soygununu ortaya çıkardım hedef ben oldum. 5 yılda hakkımda 149 dava açıldı bunların hepsi ile mücadele ettim, arkamda kimse durmadı, kimseyi bulamadım. Devletim için mücadele ettim, halen de ediyorum, etmeye de devam edeceğim ama devletin bazı yerleri arkamda değildi. Diyorlar ki; burada şu var yaz Mustafa, araştırıyorum konu doğru ama fatura yine bana çıkacak. Bizim işimiz hep Nasrettin Hoca ile Timur’un işine benziyor. Devlet her zaman 18 yaşındadır, istediği adamı istediği yerden alır. Kolluk kuvvetleri basın ile diyaloglu çalışır. Kolluk kuvvetlerinin bilmediklerini basın bilir. Basının bilmediklerini kolluk kuvvetleri bilir, hoşçakalın, saygılar.