Hırs ve öfke Barış rüzgârı
Mustafa TUNÇ
Seçimler yaklaştıkça gözünü Milas Belediye başkanlığına dikip de aday adayı olmayı bile gururlarına yedirip aday adayı olmayanların dedikodu üretmekten başka yaptıkları bir şey yok, işleri güçleri onun bunun başına nasıl çorap öreriz, nasıl şeytan pabucu dikeriz diye kendilerine fırsat yaratmaya çalışıyorlar.
AK Parti Milas camiasında da bu durum aynı. Değişen tek şey, gurnalar taslar aynı sadece hamamcılar.
Muğla İl Tarım ve Orman Müdürü sayın Barış Saylak Bey’e 4 yıl 6 ay önce altın tepside Muğla İl Tarım ve Orman Müdürlüğü sunuldu. Bu mevki ve makama geldiği parti olan hiçbir zaman uhdesinden, beyninden çıkmayan, kalbinden koparıp atamadığı, önemli zamanlarda eski partisinin genel merkezine aralıklarla uğramaktan imtina etmeyen sayın Saylak, kalbinden atamadığı partisinde kalmış olsaydı İl Müdürlüğü makamını görmesi belki hayallerinde öte gitmezdi.
Böyle bir makama sahip olan sayın Saylak, bu makamda 4 yıl 6 ay gibi müdürlük yaptıktan sonra 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Milas'tan belediye başkan adayı olmak için Ankara'yı mesken tuttu. İki haftada bir Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ve AK Parti Genel Merkezi’ne kulis faaliyetleri ve aday olabilmek için çalmadık kapı bırakmıyor. Burada şunu anlamakta zorlanıyorum; sayın Saylak İl Müdürlüğü gibi bir makamı bırakıp da niye belediye başkan adayı olmak istiyor? Ayrıca sayın Saylak, Milas'ta iki defa belediye başkan adayı oldu. İkincisi AK Parti'den idi. İkisini de kaybetti. İkinci girdiği seçimde maddi sıkıntısı yoktu, 2 milyon 600 bin liralık bütçe ile seçime girdi. Yaptığı hatalarla 5 bine yakın oyla seçimi kaybetti. Aslında alınacak bir seçimdi. AK Parti'nin oyunu 45 bine yükselttim diyor. Sayın Saylak oyları daha da düşürdü, alınacak seçim sabun kalıbı gibi elimizden kaydı gitti. AK Parti'nin kemik oyundan başka gelen oylar, bazı güçlü belediye meclis üyelerinin çalışmaları ve çevresi ile gelen oylar sayın Saylak’a %7 civarında oy getirebilmiştir. Şimdi de tekrar Milas'tan aday olmak için çabalıyor.
21 Haziran'da aday adaylığını açıklayan Saylak’ın listesinden Belediye Meclis Üyesi, Veteriner Hekim Ege Bölgesi İlaç Distribütörü sayın Durmuş Özdemir, sayın Saylak’a en büyük oyu getirendir.
Sayın Özdemir, aday adayı açıklamasını resmi olarak yaptıktan sonra halen devlet memuru olan Saylak, sayın Özdemir'i kendisine rakip görmesinden dolayı aklınıza gelebilecek ayak oyunlarını oynamaktan geri kalmıyor. Yegâne amacı sayın Durmuş Özdemir'in önünü kesip aday yaptırmamak, kendisinin yolunu açmak.
Sayın Saylak bu gidişle hırsına yenik düşecek. Çünkü hırs insanı doğruya götürmez. Kendi meclis üyesi ve kendi partisinin aday adayına bunu yaparsa başkalarına neler yapmaz?
Gazetemin birebir kişilerle görüşüp 5 bin kişi üzerinde yaptırdığımız anket çalışmasında Durmuş Özdemir'in çok gerisinde. Aralarındaki fark %17'yi geçiyor. Sayın Özdemir %17 Saylak’tan önde. Yapmış olduğumuz anket sadece AK Parti CHP değil bütün siyasi partilerin aday adaylarını büyük şehir dahil kapsamaktadır.
Akıllı siyasetçi şunu yapmalı; sayın Saylak büyükşehire oynamalı, Milas ve Fethiye adayını yanına alarak Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturmalı, diğer ilçelerdeki AK Partili belediye başkanları yollarında yürüyorlar. Sayın Saylak, hırsın için Milas'ın makus kaderiyle oynama.
Sayın Saylak size şunu sormak isterim; şayet AK Parti'den Milas'a aday gösterilmez iseniz yuvanız olan CHP'ye veya İYİ Parti'ye geçip buradan aday olur musunuz? Bu konuda kulağıma fısıltılar geldi. Ben de sorayım dedim.
Yeri gelmişken sayın Saylak'a sorayım:
AK Parti Genel Merkezinin İstanbul'daki bir firmaya Muğla ilçelerinde yaptırdığı anket çalışmalarında Çınar Otel’de kalan anketörlere birilerini gönderip, baskı ve korku verdirip, ankette ön planda olan aday adaylarının formlarını imha ettirdiniz mi?
Bu olay 28 Ekim 2023 akşamı 21:00 ile 22:00 sularında gerçekleşmiş. Bunda sizin parmağınız var mı? Böyle nahoş olaylar sizin tarafınızdan gerçekleştirildi ise hiç de hoş bir durum değil buna derebeylik denir. Gelen bilgiler sizi işaret ediyor.
2019 seçimlerinde aynı olayı bana oynamıştınız. Geçmiş dönem milletvekili M. Yavuz Demir ile bir olup istinaftan dosyamın erken gelmesini sağlayarak ayak bağı olmasın, önümüze gerilmesin diyerek beni açık cezaevine göndermiştiniz.
Şimdi aynı senaryo peşindesiniz ama böyle bir senaryonuz tutmayacak. Cezalar bitti. Ben yalpalamayan, dimdik duran AK Parti'nin 2002 yılından bu tarafa gazetecisiyim. Beynim, yüreğim hep AK PARTİ'DİR. Partim için çalışıyorum. Amacım Milas Belediyesi’ni almak bunun için en iyi adayın arkasında durmak.